Blog

Yunus Emre Enstitüsü, bu yıl Türkçe yaz okulunun altıncısını düzenliyor. Proje kapsamında 60 ülkeden 500 öğrenci Türkiye’de eğitim görüyor.

Yunus Emre Enstitüsü başkanı Prof. Dr. Hayati Develi ile Projenin aşamalarını konuştuk.

Yunus Emre Enstitüsü bu yıl 6. kez Türkçe Yaz Okulu’na imza atıyor. Türkçe’ye gönül veren, Türk tarihini ve kültürünü yakından tanımak isteyenleri bir araya getiriyor. Peki, bu yıl kaç öğrenci var ülkemizde?

Bu yıl Türkoloji yaz okulunu 2 bölüm halinde yapmaya başladık. Her sene yapageldiğimiz bır yaz okuluydu, tüm öğrencileri bir havuzda topluyorduk. Bu yıl kendi ülkelerinde Türkoloji okuyan öğrencileri ayırdık, onları uluslararası Türkçe yaz okulunda topladık. Diğer gençler yine Anadolu şehirlerinde yaz okullarına devam ediyorlar. 60 ülkeden yaklaşık 500 öğrenci geldi bu programa.

Türkçe yaz okuluna katılacak öğrenciler nasıl seçiliyor?

Bizim öğrencimiz olmaları ve burada başarı göstermiş olmaları gerekiyor. Ya da başka üniversitelerde Türkçe öğrenen veya Türkçe öğrenmek isteyen gençlerin de istek göstermeleri bizim için yeterli oluyor.

2010 yılından bu yana düzenleniyor bu program ve her yıl ilgi giderek artıyor. Bu yıl İstanbul’da bir ilk de var; uluslararası Türkoloji yaz okulu… Farklılıkları nelerdir?

Kendi ülkelerinde Türkoloji bölümlerine devam eden öğrencileri ayrı bir programa almaya başladık. Bunlar Türkçeyi bir şekilde öğreniyor. Bir kısmı tercüman olacak ve kendi ülkelerinde Türk dili ve Türk tarihi konusunda uzman olacaklar. Ülkelerinde Türkiye ile ilgili bilginin kaynağı oluyorlar. Ülkeleri, Türkiye ile ilgili gelişmeleri bunlar üzerinden takip ediyor. Biz bu gençlerin akademik kariyerlerine katkıda bulunmak üzere böyle bir program tasarladık. Bu gençler geliyor, burada Türkçe kabiliyetlerini geliştirmeye dönük bir program takip ediyorlar. Bunun dışında akademik bir Türkoloji programı veriyoruz. Osmanlıca, eski Türk edebiyatı, yeni Türk edebiyatı gibi uzmanlık gerektiren alanlarda da akademisyenlerden, Türkoloji hocalarından dersler alıyorlar.

Öğrenciler İstanbul’un yanı sıra hangi şehirlerde ağırlanıyor?

300 kadar öğrenci Anadolu’daki üniversitelerimize dağıtıldı 30’ar kişilik gruplar halinde. Gaziantep, Zonguldak, Eskişehir, vs. gibi şehirlerde misafir ediyoruz. Yoğun bir Türkçe eğitiminin yanı sıra kültürel etkinliklere de katılıyorlar. Mesela Antep mutfağını, Antep’teki mimari değerleri ve hayat tarzını tanıyorlar. Yakın civarda görülmesi gereken yerlere de gidiyorlar.

Peki bu yıl yaz okulunda ne gibi farklılıklar olacak?

Türk dizileri ve filmleri çok geniş bir coğrafyada, Fas’tan Kazakistan’a kadar geniş bir coğrafyada izlenerek Türkiye’ye olan ilgiyi arttırıyorlar. Öğrencilerimizi bu şekilde Türk sinema tarihi dersleriyle yüz yüze getiriyoruz. Türk sinemasının nasıl geliştiğini öğreniyorlar. Sonra o filmler hakkında yorumlar yapıyorlar. Kendilerini önemli oyuncularla da bir araya getirerek tecrübe oluşturuyoruz.

Son olarak Türkoloji yaz okulunun kapanış programında bizleri neler bekliyor olacak?

Bu sene kapanış programımızı Türkçe bayramı olarak kutlayacağız. Türkçe sevdalısı gençleri bir araya getiriyoruz. Böyle hikayesi olan bir etkinlikle Türk kültürünün önemli noktalarına temas eden bir hikaye oluşturduk, bunu tüm dünyayla paylaşacağız. Şiirler okunacak, koreografide bu öğrenciler görev alacaklar, unutulmaz bir iz olacak.

Kaynak: www.dunyabulteni.net