1990 Sonrası Türkiye Makedonya İlişkileri
Uluslararası Tez Sunumları kapsamında bu ay derneğimizin Güney Asya Bölge Başkanı Ahmet Dervişev’in “1990 Sonrası Türkiye-Makedonya İlişkileri” adlı tez sunumunu dinledik.
Türkiye-Makedonya İlişkilerini Etkileyen Faktörler. Ortak Tarih Ortak Güvenlik Sorunu
Ortak Ekonomik Çıkar Ortak Sosyo-kültürel Değerler olarak dört başlık altında özetlenebilir.
Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Mustafa Kemal ATATÜRK’ün babası bugünkü Makedonya toprakları içinde bulunan Kocacık köyünde yaşamış olması ve Mustafa Kemal’in Manastır Askeri İdadi (Osmanlı Devleti’nde Kuleli’den sonra subay yetiştiren ikinci önemli okul olan Manastır Askeri lisesi)’de lise eğitimi görmüş olması bu iki ülkeyi bir araya getirmeye yetmektedir.
Bu itibarla Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Manastır Askeri İdadisinden mezuniyetinin 116’ncı yıl dönümü dolayısıyla Makedonya’da 13 Mart 2015 cuma günü anma töreni düzenlenmiştir.
Türk şirketleri, sosyalizmden kapitalizme geçiş sürecini fırsat bilerek 1990 sonrasında Balkan piyasasına girmeyi başardılar.
Fakat Makedonya 1991 bağımsız olduğunda Türkiye, başta ABD, Fransa, Almanya, hatta ve hatta Makedonya’nın ismini kabul etmeyen Yunanistan kadar Makedonya ile ekonomik ilişkilerini 2000’li yıllara kadar geliştiremedi.
Türkiye Makedonya’nın bağımsızlığını ikinci bir ülke olarak tanımasının yanında onun dünya ekonomisi ile entegre olabilmesi için ciddi bir şekilde büyük emek harcamıştır. Makedonya ile Türkiye Osmanlı’dan kalan bir sosyo-kültürel bağı nedeniyle ilişki kurmakta bir sıkıntı yaşamadılar.
Balkanlar’ın genelinde olduğu gibi Makedonya’da da “Osmanlı Mirası” olarak Türk ve Müslüman milletleri mevcuttur.
Makedonya’da yaklaşık olarak 100.000 civarında Türk nüfusu yaşıyor.
AK Parti Türklerden ziyade İslam dinine mensup olan Arnavutların, Boşnakların ve Torbeşlerin de var olmasından dolayı da Türkiye Makedonya’ya ilgi ve yakınlık göstermektedir.
Ayrıca Türkiye’de bulunan Makedonyalı göçmenlerde iki ülke arasındaki ilişkileri olumlu yönden etkileyen bir sosyo-kültürel faktördür. Makedonya ile Türkiye Osmanlı’dan kalan bir sosyo-kültürel bağı nedeniyle ilişki kurmakta bir sıkıntı yaşamadılar.
5 Mayıs 1991’de açıklama yapan Kiro Gligorov Hırvatistan ve Slovenya bağımsızlıklarını ilan ettikleri halde Makedonya’nın da bağımsızlığı ilan edeceğini şart koşmuştur. 1991 yılının 9 ile 11 Temmuz arasında Yugoslavya’daki bağımsızlık sürecini kaçınılmaz olduğunu fark eden Makedonya Cumhurbaşkanı Kiro Gligorov Türkiye’nin başkenti Ankara’ya gelerek resmi temaslarda bulunarak Türkiye’nin Makedonya bağımsızlığını ilan ettiği zaman Türkiye’nin tanıması için destek istemiştir. Gligorov bu ziyaret esnasında Başbakan Mesut Yılmaz, Dışişleri Bakanı Safa Giray, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli ile resmi temaslarda bulunmuştur. Son olarak ta Turgut Özal ile bir araya gelerek Ankara ziyaretini sonlandırmıştır.
Yunanistan “isim sorunu” yüzünden Makedonya’ya 1992 – 1995 yılları arasında ekonomik ambargo uygulayınca, Türkiye ile Makedonya’nın yakınlaşması bir zaruret oldu.
1993 yılındaki Turgut Özal’ın Balkan ziyaretinde dile getirmiş olduğu “Draç’tan İstanbul’a Kadar Otoyol Projesi” diğer adıyla “Batı-Doğu Otoyol Projesi” Makedonya ile Türkiye arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi maksadıyla DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi) himayesinde 1995 yılında Türk-Makedon İş Konseyi kuruldu.